3 Ocak 2014 Cuma

MEMLEKET...

ONURLU YÜRÜYÜŞÜNE
EĞİLMEDEN BÜKÜLMEDEN DEVAM EDİYOR...
SİTEYE SALDIRANLARA SELAM
YENİ FORMÜL İLE YAYINA DEVAM...

VARDIR ELBET BİR ÇARESİ...


8 Mart 2013 gününden 2 Ocak 2014 Perşembe günü saat 15.00'a kadar aralıksız yayın yapan www.canakkalememleket.com kimlerin çıkarlarına ters düştüysek bir anda saldırıya uğradı. Yayın yaptığımız servere yapılan saldırılardan veri kaybı olmadan kurtulmak için yayınımız askıya alındı...


Peki biz bu süre içinde ne yapacaktık...

Oturup ağlayacak halimiz yok...

Anında çözüm bulduk...

Facebook üzerinden yayınımıza devam etmek ve  google üzerinden aynı isimle blog oluşturup aynı haberleri tekrarlamak...

Bu çözüm kısa vade....

Orta vadeyi de anında uygulamaya başladık...

www.canakkalememleket.com'un dışında iki tane daha site yaptırıyoruz farklı isimlerle ama memleket eklentili. O sitelerde de aynı haberleri paylaşacağız. Birine saldırı olursa kurtarana kadar iki gün beklemeye gerek kalmayacak diğeri zaten yayında...

Bize saldıranlar hakkında yasal işlem yapılması için suç duyurusunda bulanacağız. Tabii ki, o veriyi bulabilirsek...
Bulamazsak ta 'Allah'a havale etmeyeceğiz', biz de dostumuzu düşmanızı tanımak için araştırmalarımızı daha da derinleştireceğiz....

Saygılarımızla
www.canakkalememleket.com

İÇDAŞ’A “SANAL” SALDIRI

31 Aralık 2013 günü akşamı bir çok kişi yeni yılı kutlama telaşındayken sosyal paylaşım sitesi Facebok’ta  bölgemizin 13 çevre ödüllü kuruluşu İÇDAŞ’a 3 video ve bir fotoğraf paylaşımı ile sanal saldırı gerçekleşti. Ali Aksoy adındaki vatandaşın paylaşımları bir anda yorumlarla birlikte yayıldı ve…..



Yılın son günü sürpriz…
31 Aralık gününün akşamı İÇDAŞ’a 3 video ve bir fotoğrafla yapılan paylaşım sonrasında çeşitli iddialarda bulunuldu. Ali Aksoy adındaki vatandaşın video paylaşımlarında İÇDAŞ’ın bacasından gece 24’den sonra nasıl duman çıktığı gösteriliyordu. Deniz kirliliği konusunda da iki video paylaşımı yapıldı. Ayrıca İÇDAŞ’ın bölgeye diktiği 57 bin ağacın hiçbirinin tutmadığı öne sürüldü…

Videolar bir anda paylaşım rekoru kırdı
Facebook’ta çevre grupları ve çevreciler tarafından paylaşım yoluyla sayfaya hakim olan videolara ayrıca yorumlarda yapıldı. Yapılanın provakosyon olduğunu söyleyen de vardı, İÇDAŞ’ın çevreyi kirlettiğini öne sürende… Video paylaşımlarında ise “Bu romorkorler ne yapıyor cevre temizlik ödüllü içdas fabrikası yakında plajlara verilen mavi bayrak ödülünü alırsa kimse şaşırmasin”, “Çevre ödülü içdas termik yakında mavi bayrak ta alır”,  “Cevre temizlik ödüllü içdas termik denize asit salıyor bu ülkede adalet yok” şeklinde sunum başlıkları kullanıldı…

Memleket, yorumu okurlarına bırakarak paylaşılan o videoların linklerini veriyor. Linkten videoyu seyredebilir ve yorumları okuyabilirsiniz. Takdir okurun…



Yeni yılın ilk ÇED toplantısı İÇDAŞ’ın…
ÇEVRE SAKİNLERİ NE DİYECEK?

Biga İlçesi, Aksaz ve Değirmencik Köyleri sınırları dahilinde, İÇDAŞ Çelik Enerji Tersane ve Ulaşım San. A.Ş. tarafından tesis edilmesi ve işletilmesi planlanan “Yüksek Fırın ve Yardımcı Tesisleri projesi ile ilgili ÇED süreci başladı. 9 Ocak 2014 saat 14.30’da Aksaz Köyü Köy Kahvesi’nde halk görüş belirtecek.

DUYURU

Çanakkale İli Biga İlçesi, Aksaz ve Değirmencik Köyleri sınırları dahilinde, İÇDAŞ Çelik Enerji Tersane ve Ulaşım San. A.Ş. tarafından tesis edilmesi ve işletilmesi planlanan “Yüksek Fırın ve Yardımcı Tesisleri (Sinter Tesisi, Pelletleme Tesisi, Koklaştırma Fırını Pik Döküm Tesisi, Atıkgazdan Enerji Üretim Tesisi ve Oksijen Üretim Tesisi)” projesi ile ilgili olarak, Çevresel Etki Değerlendirmesi Genel Formatı çerçevesinde hazırlanan ve Bakanlığımıza sunulan dosya ile ilgili 03.10.2013 tarih ve 28784 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ÇED Yönetmeliğinin 8. maddesi gereğince oluşturulan komisyon tarafından değerlendirme yapılmak üzere ÇED süreci başlatılmıştır. “Yüksek Fırın ve Yardımcı Tesisleri (Sinter Tesisi, Pelletleme Tesisi, Koklaştırma Fırını Pik Döküm Tesisi, Atıkgazdan Enerji Üretim Tesisi ve Oksijen Üretim Tesisi)” projesine anılan yönetmeliğin 9. maddesi gereğince ÇED sürecine halkın katılımını sağlamak, proje hakkında bilgilendirmek görüş ve önerilerini almak amacıyla aşağıda belirtilen yer, tarih ve saatte Halkın Katılımı Toplantısı gerçekleştirilecektir.
Duyurulur.
Toplantı Yeri        :  Aksaz Köyü Köy Kahvesi
Toplantı Tarihi     : 09.01.2014
Toplantı Saati      : 14:30
Toplantı Konusu : Yüksek Fırın ve Yardımcı Tesisleri

Proje Sahibi : İÇDAŞ Çelik Enerji Tersane ve Ulaşım San. A.Ş.

ÇED Başvuru Dosyasını Hazırlayan Firma:

Nazka Çevre Müh. Jeo. Gıd. İnş. Tıb. Mlz. San. Tic. Ltd. Şti.

İÇDAŞ HAKKINDA LAF SÖYLEMEK Mİ?SİZ GÖRÜRSÜNÜZ BAK!


Çanakkale genelini bilmem ama Deli Ziya olarak ben 2014 yılına hiç de iyi girmedim.
Ne güzel keyfim vardı?
Açmıştım rakıyı, mezeler sağlam, fonda sanat müziği, beynimde (varsa tabiki) 2013 değerlendirmesi…
Gideyim diğer odaya da ‘deli deli’ yazılar yazan Memleket sitesine bir bakayım dedim. Ardından Facebook’a da bi bakayım dedim.
 Bakmaz olaydım…

Bütün keyfim kaçtı… 2014’derin üzüntüler içinde girdim…
Sen tut çevremizin 13 ödüllü kuruluşu İÇDAŞ’a ver veriştir. Sanalda videolar paylaş… Yok bacasından duman çıkıyormuş, yok denize asit salıyormuş…
Ne yalanlar bunlar ya…
Yok mavi bayrak verilsinmiş…
Verilsin tabeee…
Sana ne oluyor ?
 Plajda açar, termikte…
Yatırımcı olmasa aç kalırsınız unutmayın…
Ben deliyim, meliyim ama size bir tavsiyede  bulunayım…
Elinizde kanıt olmadan uğraşmayın böyle bölgemizin nazar boncuklu kuruluşu ile. O videolar kanıt olamaz. Baca bacaya benzer bi kere… Denizde denize benzer…
Bilmem anlatabildim mi?
Bir de canlı örnek vereyim, İÇDAŞ hakkında çıkan haberi başka bir yerden alıp yayınladı diye www.canakkalememleket.com sitesine 2 ayrı dava açıldı. Biri ceza davası Biga’da, diğeri İstanbul’dan marka davası. 10 bin lira tazminat isteniyor… Cemal Oral ayıkla princin taşını aslanım…
Deli Ziya derki; “ Suçu olan çeksin… Öyle site sahibi gazeteci filan anlamazlar aslanım öde bakalım cezayı da gör… Beter ol… Sürüm sürüm sürün inşallah. Sen misin 13 ödüllü İçdaş’a dil uzatan”
Hem siz son toplantıya gelmediniz. Ne dedi İÇDAŞ’ın yetkillisi Sayın Suat Karataş,“ Denizlerimizin asıl sahibi balıklar”…
Bak çok büyük felsefik derinliği olan bir anlatım bu…
Suat beyin haftaya “Havamızın asıl sahibi ve toprağımızın asıl sahibi” konularını anlatacağı öne sürülüyor.
Bana ‘Deli Ziya’ diyenler utansın…

“Söyle bakalım  Memleket”…
 İÇDAŞ’ın haber bültenlerini de servis etmiyorlar demi artık sana… Çanakkale Evindeki toplantıya da çağırmıyorlar… Oh canıma değsin işte…  Küstü bi kerem Şehnaz hanım sana. Tüm gazeteleri çağırcak seni çağırmıcak…

Sonuç; böyle şeyler yapmayın değerli çevreci arkadaşlarım…

Ayıp oluyooooo 

25 Ağustos 2013 Pazar

GEÇMİŞ OLSUN SAYIN BAŞBAKANIM
12/03/2013


GEÇMİŞ OLSUN
SAYIN BAŞBAKANIM


“Başbakanlık kaynaklarından alınan bilgiye göre, bugün saat 11.15'te yapılması planlanan AK Parti TBMM Grup Toplantısı, iptal edildi. Başbakan Erdoğan'ın soğuk algınlığı nedeniyle önümüzdeki bir kaç gün programlarını hafifleterek evinde dinleneceği öğrenildi. Başbakan'ın hem İstanbul'da hem de Ankara'daki konutunda doktor kontrolünden geçtiği iddia edildi” böyle geçti ajanslar dün haberi…
Üzüldüm…
“Geçmiş olsun sayın Başbakanım” diyesim geldi içimden…
Acaba yanlış anlaşılır da “suç sayılır mı?”
Yoksa bana “dalkavuk” derler mi?  diye düşündüm.
Sonra kendime geldim…
Aileden devlet terbiyesi ile yetişen ben, böyle şeyler nasıl düşünebilirdim ki?
Tabiki “geçmiş olsun” diyecektim..
“Geçmiş olsun Sayın Başbakanım acil şifalar dilerim”
***     
Sayın Başbakan Erdoğan’ın rahatsızlığını anlatan haberden okuduğum kadarıyla soğuk algınlığı gerekçesiyle programlarını hafifletecekmiş. O nedenle belki danışmanları görür de “Nasıl olsa fazla programı yok…Şu Cemal kulunun yazdığı konuyu da bi iletelim” derler diye düşündüm ve yazmaya başladım.
Yalan yok..
Ben de rahatsızım..
İki gündür evden çıkamıyorum..
“Yalan yok” benimkisi yoğun programdan,koşuşturmadan mütevvellit bir rahatsızlık değil. Rakı’yı fazla kaçırmışım birazcık. Allahın bildiğini niye kuldan saklayayım… Bi Büyük Türkiye rüyasına dalınca, rakı da olunca, dayanamadı bu kulunuz işte…
***         
Sayın Başbakanım:
Çanakkale’de halk altın madencilerinden rahatsız. Gözlerini para hırsı bürümüş çok küçük bir azınlık hariç tüm halk feryat ediyor. Altın madencileri Kazdağlarını delik deşik ediyor… Sularımız kirleniyor… Ağaçlarımız kesiliyor… Köyün çine kadar maden ocağı kuruluyor. Kimse sesini çıkarmıyor Sayın Başbakanım…
Sizin gibi, benim gibi, Çanakkale’de “rahatsız” sayın Başbakanım…

***     
Yüksek müsaadelerinizle bir konuyu size arz etmek istiyorum Sayın Başbakanım;
Hani;”  1923-2004 yılları arası verilmiş yaklaşık 1500 ruhsat varken, Mayıs 2004’ten itibaren yeni maden yasasıyla 43.500 ruhsat verilmiş. Türkiye’nin üçte biri verilen ruhsatlarla kapatılmış...
Türkiye’de kurulu yabancılara ait ya da yabancılarla ortak yaklaşık 350 maden şirketi bulunuyor.
Yabancıların ülkemizde sahip olduğu maden alanı 150 bin kilometrekareye ulaştı” şeklinde bir veri var ya elimizde, bir talimat verseniz de” ruhsat alanları bir kez daha incelense”
Kusura bakmayın Sayın Başbakanım ama ben de sizin gibi, Çanakkale’de sizin gibi “Rahatsız” efendim…

Fazla vaktinizi almayayım Sayın Başbakanım;
Gerçi size, Çanakkale’deki teşkilatınız il ve ilçe bazında neler olduğunu harfiyen bildiriyordur. Aynı gazetelere sürekli e-posta atıp haberleri duyurdukları gibi… Lakin bence “yetmez” sayın Başbakanım.
18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi törenlerine teşrif edecek olmanız kentte büyük coşku yarattı Sayın Başbakanım… Halk, işi gücü bıraktı sizin gelişinize hazırlanıyor Sayın Başbakanım . Sizden, Cemal  kulunuzun fani dünyadaki ilk isteği olarak kabul edin lütfen efendim.
Ne olursunuz?
Çanakkale’ye geldiğinizde demet demet kırmızı karanfiller attığınız bu halka, Kazdağlarını bi sorun, termik santralları bi sorun Sayın Başbakanım…
Emin olun köyde kuzusu ölen, ovada suyu kirlenen, Kazdağlarında ormanının yok oluşunu görenler size gerçeği söyleyeceklerdir.
“Geçmiş olsun Sayın Başbakanım, bizlerde sizin gibi “rahatsızız” Sayın Başbakanım…

YALAN DÜNYADAN YALAN(!) HABERLER
05/03/2013

 

Müslüm Baba da aramızdan ayrıldı. Rahmetle anıyor, “mekanı cennet olsun” diyorum. Sevenlerinin (ben dahil) başı sağ olsun…Pazar günü en çok dinlediğim parçaydı “Oy dünya yalan dünya” ...Konu komşu ezberlemiştir belki de… Bir  BÜYÜK’e danışasım vardı , sonra vazgeçtim… Dünya yalansa, var olan her şey de yalan… Düşünsenize “yalan haberden yargılanıyorsunuz ve hakim karşısında “ Efendim, dünya yalan, ne olacak ki ben yalan yazdımsa” diyorsunuz. Öyle değil mi ama…
Bak nasıl söylüyor rahmetli Müslüm Baba…
Oy dünya yalan dünya,
Yalan, yalan, yalan dünya.
“Yok efendim bizim her şeyi bilen,ara sıra ölüm tehditleri filan aldığını bile söyleyen,”mağdurum da mağdurum” diyen  Muz Cumhuriyeti’nin Çanak Kenti  Üniversitesi’nin baş efendisinin kayınvalidesi bilmem kaç dönüm üzerine  Tardonos ‘ta eğitim amaçlı kurulan deneme meyve bahçesinde zayıflamak için yürüyüşler yapıyormuşşşş. Toprağın tepişmesi bir yana bi de ağaçlardan meyve koparıyomuşşşş  baş efendinin kayınvalidesi… Adı üstünde “eğitim bahçesi-deneme meyve üretim bahçesi… Kardeşlere korumalı villa mı?” Aman, aman hepsi yalan… İnanmam ben böyle şeylere..
Aramızdan ayrılsanda gönlümüzdesin Müslüm Baba…
Mecnun leyla’ya vurulmuş,
Kerem aslı’ya kul olmuş,
Ferhat şirin’le yoğrulmuş,
Arzu’yu kamber’e vereydin ya,
Yalan, yalan, yalan dünya.
“Yok, Müfide 50 bin vermiş 75 bin istemişteeeee, dolandırılmış filan… Yok herkesin “gitsin” dediği müdür için masaya yumruğunu vurmuştaaaaa “O müdür kalacak.Çünkü, onla işlerim var” demişşşş… Yalan şeyler bunlar… Söylentiden de öte düpediz yalan(!)
Bak ne diyor rahmetli Müslüm Baba…
Kimisini ağlatırsın,
Kimisini güldürürsün,
Genç yaşlarda öldürürsün,
Ölüme çare bulaydın ya,
Yalan, yalan, yalan dünya.
Çancan Söğütsatan köyünde düğünlerde altın takmayı çok seven bir etkili yetkili hanımefendi;  yanında çalışanlarına "  Tatlı su çeşmelerinden içmeyin " diyormuş.Kendileri  ve işçileri oralarda Ezikli suyu içiyorlarmışşşşş. İnekleri 4 kere boğaya çekmişler ,döl tutmuyormuş, ağaçlar kuruyormuşşşş. O yörede su birikintilerinin üzerleri yağ tabakası ile kaplanmış. Buna çareler bulmak gerekliymişşşşş… Dedim ya “Yalan haber beyaaaa”
Kimse söyleyemez abi Rahmetli Müslüm Baba gibi…
Dağların var yüce yüce
Yaylaların koca koca,
Yalan dünya uçtan uca,
Sulh içinde olaydın ya,
Yalan, yalan, yalan dünya.
“ Olum varya, Çanak Kenti Çevre Platformu Sözcüsü Hicri Nalbant “Bu işte bir gariplik var. Termik santralcılar ile turizmciler, madenciler ile turizmciler kol kola” demiş ve üstüne üstlük konuşamaya da devam etmiş “Bu işin kolaylaştırıcısı da maalesef  Picaret Odası. Bunun sonunda zeytinler talan ediliyor bir tek turizmciden ses çıkmıyor. Kazdağları talan ediliyor bir tek turizmciden ses çıkmıyor. Sıcak su kaynaklarına el konuluyor bir tek turizmciden ses çıkmıyor. En çok bağırması gerekenler susuyor. 14 bin megabayt termik santral kurulacak bir tek turizmciden ses çıkmıyor.  En büyük sorun bu. Bu sorun aşılamazsa kazandığımız tüm değerler tümüyle yok olacak. Bugünlerde yaptık yaptık, öyle çok zamanımız da yok”  Der mi? Demez be abi … Bu da yalan haber beyaaaa…
Hadi hep birlikte yad edelim Müslüm babamızı…
Biraz umut vermedin ki,
Zalimi yere sermedin ki,
Haktan yana olmadın ki,
Yüzünü garibe döneydin ya,
Yalan, yalan, yalan dünya.
Saygılarımla